BULUTLAR YÜRÜR MÜ ?

Kaydır

 Eminim ki, başlığı her okuyan kişi ister istemez kendince coğrafi yorumlar da bulunmuştur. Ama yok, bahsettiğim şey o değil. Hani o kalıp haline bürünen. Herkesin kabullendiği..
Yıllardır sorduğum ve sormaktan asla bıkmayacağım konuların başını çekmekte kendisi.
Bulutlar yürür mü?

Şimdiye dek o kadar fazla kişiye sordum ki bu soruyu. Ve o kadar çok kalıplaşan cevaplara rast geldim ki. Ya benim ütopya sınırlarıma özgü ve sadece oraya hakim olan, dört nala gezinen bir düşünce ; ya da kalelerimin ardındaki yaşam, algımın tamamen altında.. 
 Başımı gökyüzüne her kaldırışımda farklı bir tabloyla karşılaşırım. Ve ben ilerledikçe sanki bir hayalin içindeymişim de bana küçük, sevimli oyunlar oynuyorlarmış gibi gelirler. Her adım atışımda farklı olaylar görürüm. Gülümsetir sebepsiz.
Dışarıdan bakanlar “Ne yapıyor bu deli?” tarzı düşüncelere boğulabilseler de aldırış etmem. Çünkü o an, başka an’da olurum. İyi gelir. Mutlu eder. İçim küçük bir çocuğun kalbi gibi kıpır kıpır olur. Sadece bana görünen, sadece benim anlam biçebildiğim bir görüntü. Kulağa muazzam geliyor!
Bazen de bir bankta otururken rastlaşırız; istemsizce kayar gözüm yukarıya. Gökyüzündeki ahengin ritmi ruhumu etkiler. Her hücreme yayılır huzur. Yaşadığımı hissederim. Aldığım her nefes daha da içten daha da gerçek gelir. Duygu durumuma göre farklılaşır her bir kare. Sanki beni huzurlu kılmak adına oynanan oyun gibi.
 Böyle bir bağa dayanır bulutlar ile olan dostluğum. Onların gerçekliğine inanışım. Nereye gidersem gideyim, hangi şehirde olursam olayım hep benimleler. Asla bırakmadılar, bırakmayacaklar.
İnsanoğluyuz, yaşamdaki döngü gereği bazen kendimize dahi vakit ayıramayabiliyoruz. Bazen bazı şeylerden dolayı sıra gelmeyebiliyor. İşte o anlarda da çarpıcı bir gök gürültüsü eşlik ediyor zamana. Ve damla damla süzülen yaşlar süslüyor gökyüzünü..
Bilmiyorum ne kadar doğru ama ben yağmur sonrası toprak kokusunu acayip seviyorum. Anlamı annemce pek hoş olmasa da ve darılsa da her söyleyişimde, fazlaca dinginleştiriyor beni..
 Çok manidar bir şekilde devam edebilirdim lâkin bu satırları yazarken dışarıdan bir ses geldi. Yine bazı şeyleri fazla ihmal ettiğimi fark ediyorum. Söylemek istedikleri var sanki bana. Aç diyor pencerenin kanatlarını. Girsin odana rüzgarın esintisi. Kaldır diyor başını, göğe bakalım…

DipNot: Birgün aynı duyguları yaşayacağım adam, çok geç kalma emi? Çünkü seninle olursam daha da anlamlaşacak her bir parça. Daha da kıymete binecek her an..
Doğru zamanda doğru yerde buluşmak üzere
Etiketler: / Kategori: Genel

Yorum gönder

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir